2008’de ortaya çıkan ve etkisi hala devam eden ekonomik krizin nasıl ortaya çıktığını anlatan çok çarpıcı bir belgesel. Bu filmi izlediğinizde ekonomik sisteme olan inancınız, sarsılmaktan öte, vurucu gerçekler karşısında yok olacak. Bütün semavi dinlerde olan açgözlülüğün dünyayı ne hale getirdiğini, çarpık bir düzenin nelere
Vietnam Savaşı sırasında Amerikan Savunma Bakanı olan Robert McNamara’nın hayatının son günlerinde kendi hayatıyla nasıl hesaplaştığını anlatan bir belgesel. Bu belgeselde Mc Namara insanların hayatta başarılı olabilmesi için 11 adım öneriyor. Bu adımlar üzerinden kendi başarılarını ve başarısızlıklarını dürüstçe izah ediyor. Mc Namara 1960’ların başı
Tam anlamıyla hümanist bir insan olan Michael Moore, yaptığı belgesellerde hayatı ve kapitalist sistemi sorguladığı için ABD’de komünist olarak damgalandı. Onun belgesellerini izleyince bunun nedenlerini daha iyi anlıyorsunuz. Her bir belgeseli bir ders kitabı niteliğinde öğretici unsurlar içeriyor. Mizahi yaklaşımı anlatımına daha büyük bir etki
Sinema tekniği açısından zamanının en iyi filmlerinden biridir. Türkçe’ye “Akıl Defteri” olarak çevrildi. Yaklaşık on beş dakikada bir hafızası sıfırlanan ana karakter, yaptırdığı dövmelerle vücudunu ve otel odasının duvarlarını akıl defteri gibi kullanır. Zihnini etkili kullanmak için her yerde akıl haritaları oluşturur. Geçmişle ilgili tek
Herkesin kendinden bir şeyler bulacağı bu duygusal film, insan davranışlarının kökenine iniyor. Sağlıklı bireyler olmak adına mutlaka izlenmesi gerektiğini düşünüyorum. Hikaye ıssız bir yerde, öksüzler evinde geçiyor. Bir doktorun buradaki çocukları pozitif yönde etkileyerek, onların nasıl başarılı olmasını sağladığı anlatılıyor. Seçimlerin bir insanın hayatına getirdiği
Başrolünü Marlon Brando’nun oynadığı 1964 yapımı olan Bedtime Story filmi yeniden “Dirty Rotten Scoundrels” olarak çekilmiştir. İki düzenbazın entrika ve mizah dolu hikayesinin anlatıldığı filmde, Michael Caine ve Steve Martin oynuyor. Dolandırıcılıkta birbirinden başarılı karakterleri canlandıran dünyaca ünlü bu büyük aktörlerin her ikisi de müthiş
İstanbul’un kültür kimliğinin göstergelerinden biri olan Emek Sineması’nın yıkılacağı haberleri gündemimize acı bir şekilde oturdu. Ressam Andrei Rublev’in hayatını anlatan siyah-beyaz bu Rus filmini ilk kez, yirmi yaşımda Emek Sineması’nda izlemiştim. Birinci sırada oturuyordum. Sahnelere baştan sona ağzım açık kalarak eşlik etmiştim. Andrei Rublev, sinemayı
Etkisini bir yumruk gibi yüzümde hissettiğim bu filmi, 2000 yılının ilk günü sinemada izledim. Milenyuma girmek için çok iyi bir seçimdi. Fight Club; müthiş bir felsefesi olan, yaşadığımız hayatı bize sorgulatan bir sinema klasiği. İçinde bulunduğumuz tüketim dünyasındaki bir grup yalnız insanın, kendilerini önemli hissetmek
Oyuncu, yapımcı, yönetmen ve Oscar’lı senarist olan Quentin Tarantino; gençliğinde videocuda kasiyer olarak çalışmıştır. Burada izlediği filmlerin onun üzerinde yarattığı etki ile, fimlerinde popüler film sahnelerine göndermeler yapar. Pop kültürüne olan takıntısı onu dünyaca ünlü biri yapmıştır. Senaryosunu yazdığı ilk film olan “True Romance” ve
Avrupa’da 1960-1975 yılları arasında, genellikle İtalyan yapımcı ve yönetmenler tarafından üretilen Western filmlerine Spagetti Western adı verildi. Bu akım kovboy filmlerine olan ilginin dünya çapında yeniden şekillenmesine ve artmasına sebebiyet verdi. Spagetti Western akımını başlatan İtalyan yönetmen Sergio Leone, anlatım tarzıyla sinema tarihinde bir çığır
